Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, Rize’ye şehir hastanesi yapılmasını desteklediklerini belirterek, yapılacak hastanenin deniz dolgusunda değil karada yapılması gerektiğini kaydetti.

CHP Rize İl Başkanı Deniz, yaptığı açıklamada, Rize’de yeni dolgu alanları oluşturarak yapılacak tüm çalışmalara karşı olduklarını ifade ederek, “Rizemizde yeni bir hastanenin yapılmasını biz de destekliyoruz, hatta Rizemize "Kadın Doğum Hastanesi", "Onkoloji Hastanesi", "Rehabilitasyon Merkezleri", salgın ve diğer uzmanlıklar içeren hastaneler açılsın. Her ilçemizde hastaneler olsun, köylerimizdeki sağlık ocakları da yeniden faaliyete geçsin. Tek bir Rizeli sağlık hizmetlerinden mağdur olmasın. Ancak hiçbir hastane inşaatı denizin içine yapılmasın. Yeni dolgu alanları oluşturarak yapılacak tüm çalışmalara karşı çıkıyoruz.” dedi.

Rize'de 1960'larda deniz doldurularak kazanılan 350 dönümlük alan üzerine inşa edilen ve 70 bin kişinin yaşadığı binaların bugün yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunun bilindiği hatırlatmasında bulunan İl Başkanı Deniz, “Konuyla ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da eylem planı hazırlığı başlatmıştı. Geçmişte yaşananlardan ders almadan, bile isteye, vatandaşlarımızın canını tehlikeye atacak, hem de hastalara şifa olsun diye yapılacak bir inşaatın denizin içine yapılmaması için uyarıyoruz. ‘Denizi kara, karayı para’ olarak gören anlayıştan artık vazgeçilmelidir. Rizemize kalıcı çözümlü, bilimsel temelli, torunlarımızın başına bela olmayacak yatırımlar yapılmalıdır. Günü kurtararak geleceğe ihanet edilmemelidir.

Bir deniz şehri olan Rizemizde; denizle Rizeli arasına duvarlar ören, setler koyan, yaşamı denizden koparan sahil yolu telafisi mümkün olmayan bir yaşantısal değişikliğe sebep olmuştur. Denizin kenarında yaşayıp denizden bu kadar uzak kalan başka bir şehir yoktur. Yapılan sahil yolunda da her doğa olayında çökmeler, yıkılmalar yaşanmaktadır. Geri dönüşü olmayan bu setin başımıza açtığı bela ortadadır. Var olan sorunlar görmezden gelinerek şimdi bir de hastane inşaatı denize yapılmak istenmektedir.” şeklinde konuştu.

Rize'de yapılmak istenen her çalışmada ilk akla gelen yer olarak denizi görmek, denizi doldurularak inşaat yapmanın kabul edebilecek bir anlayış olmadığını kaydeden Deniz, “Kurulduğundan beri binlerce yıllık süreçte deniz kenti olan Rize ve denizin çocukları olan Rizeliler bu kimliklerini kaybetmektedirler. Karadeniz'in asi dalgalarıyla baş eden Rizeliler artık denizin dalgalarına dürbünle bakacak hale gelmişlerdir.

Rize'den seçilmiş olmasına rağmen memleketine arada sırada gelen Rize Milletvekilinin, Rize halkına sormadan aldığı hastane inşaatı kararı kabul edilemez. Rize'nin geleceğine yine Rize halkı kendisi karar verecektir.

Rize'yi 3-5 km'lik sahil bandına sıkıştırmaya, köylerin daha da boşalmasına yol açacak ve kent değerleri açısından sahil ve yukarı kesimler arasında müthiş bir farka neden olacak bu yapılaşma doğru değildir. Rize'nin gelişimi en geniş alanda ve en geniş kesimlere yayılarak sağlanmalıdır.” dedi.

Deniz, bugün Rize'ye yapılacak yatırımların Rize'nin yarınını belirleyeceğini ifade ederek şöyle konuştu: “Plansız programsız bir şekilde Rize'nin geleceği rant uğruna karartılamaz. Gelecek nesillere nasıl bir Rize bırakacağımıza bugünden karar vermeliyiz.

Rize'nin bir deniz kenti olduğunu unutmadan, kentsel değerlerini, kültürünü, gelişimini gözeterek, şehir planlamacılarının önderliğinde Rize'nin kentsel gelişim planı; yukarı vadiler boyunca gelişimi öngörülerek planlanmalıdır. Yoğunluğu tek bir noktada tutarak gelişimin önünü kesecek anlık projeler ortaya konmamalıdır.

Kapalı kapılar ardında, işin ehli olmayan birkaç kişi tarafından yapılan projelerin karşısındayız. Rize'nin geleceği uzmanlar eşliğinde, etraflıca düşünülerek, kentsel gelişimi öngörülerek, yaşamsal değerleri korunarak, gençlerin iş sahaları göz önünde bulundurularak, kentin coğrafik koşullarına göre oluşturulmalıdır ve halkın onayına sunulmalıdır.

Kentin gelişmesini belirleyecek tüm projeler, gerekçeleri ve bilimsel raporları ortaya konmadan kabul edilemez. Yapılan çalışmalarda samimi olmak, iyi niyet barındırmak, halkın ve kentin çıkarlarını gözetmek gerekmektedir. Gündem değiştirmek için önerilerde bulunulmamalıdır. Yapılan öneriler halkın aklıyla oynamamalıdır.”

Dolgu alanı üstüne kurulan Rize şehir merkezinin 50 yıl gibi kısa bir sürede insanların can güvenliği açısından tehdit unsuru oluşturduğunu ve yeniden planlanması gerektiğini sözlerine ekleyen Deniz, şunları kaydetti: “Rize'de sahile dolgu yaparak şehir hastanesi yapacağız derken; ‘Dolgu alanına nereden malzeme taşıyacaksınız?’, ‘Doldurduğunuz alanın ne kadar süre hizmet vermesini öngörüyorsunuz?’, ‘Attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değiyor mu?’ önce bunların açıklanmasını bekliyoruz.

Dolgu alanı üstüne kurulan bir şehir merkezinin 50 yıl gibi kısa bir sürede insanların can güvenliği açısından tehdit unsuru olduğunu, yeniden planlanması gerektiğini biliyoruz. Bu hatayı görmezden gelip aynı hatayı başka bir proje için yapmayı önermenin doğruluğunu sorguluyoruz.

Dolgu alanı oluşturmak için taşınacak malzemelerin kimlerin tarım arazilerinden, hangi ormanlardan, hangi mahallelerden getirileceğini ise henüz sorgulamaya başlamadık. Sınırlı bir tarım alanına sahip köylülerin bahçelerinden, orman arazilerinden taşıyacağınız kayalar, o köylerde yaşayanları mutlu edecek mi? Önce bunları açıklamanızı bekliyoruz.

Rize'de sahil yolundan mutlu olan var mı? Yapılan yol birkaç sene geç yapılıp daha planlı yapılmış olsaydı Karadeniz’le aramıza set konulmasaydı daha iyi olmaz mıydı?

Rize'nin var olan değerlerini koruyarak gelişiminin önünün açılmasını istiyoruz. Rize kent ve kır yaşantısı iç içe geçmiş bir şehirdir. Rizelinin çay tarımının, balıkçılığının önü açılmalıdır. Yapılan her projede de Rize'nin var olan değerlerini korumak yönünde çalışmalar yapılmalıdır.

Çayı yok etmek isteyen, denizi yok etmek isteyen, Rizeli’nin denizle bağını koparmak isteyen çalışmalara evet demeyeceğiz.

İçinde bilimsel öneriler bulunmayan, bilim insanlarıyla yapılmayan hiçbir öneriyi de kabul etmeyeceğiz.

Rize mavinin ve yeşilin kentidir. Maviyi ve yeşili birbirinden ayıracak projeleriniz sizin olsun, biz denizin çocukları olarak Karadeniz'de daha fazla dolgu istemiyoruz.“